canlı yayın
rock
easy
karışık kaset
hit
40 haramiler

Son 5 şarkı:

İstek: canlı yayın

Gönder
İstek şarkınız başarıyla gönderildi
Lütfen adınızı girin

The Killers - Imploding The Mirage

Pandemi dolayısıyla ertelenen pek çok güzel projenin arasında olan Imploding The Mirage, sonunda huzurunuzda! Grubun 21 Ağustos'ta yayınlanan altıncı stüdyo albümünü mercek altına aldık.



Çıkış yaptığı albümünün yayınlanmasının üstünden 16 yıl geçse de The Killers, ipleri hala elinde tutuyor. Çıkardığı her şarkı radyo dostu olmakla beraber listelerin en üst sıralarında yerini buluyor. Yine de ekibin zor bir dönemden geçtiğini söylemek yanlış olmaz. Son iki albümünün satışının düşük olması, en son yayınladığı hit şarkıların üzerinden yıllar geçmesi, grubun tur ekibine yönlendirilen suçlamalar ve elbette hepimizin etkilendiği pandemi dönemi, ekip için biraz tat kaçırıcı. Imploding The Mirage, gitarist Dave Keuning'in yer almadığı ilk albüm olarak da dikkat çekiyor. Brandon Flowers, bir röportajında onu albüm yapmak için harekete geçiren etmenin Vampire Weekend’in son albümü Father Of The Bride olduğunu söyledi. “Eğer Ezra Koenig yapabiliyorsa, ben de yaparım.” diyerek oyuna tekrar girmesi gerektiğini fark eden Flowers, dürüst bir sanatçı gibi Koenig’i kıskandığını fakat ondan ilham aldığını da kabul etti.

Jonathan Rado ve Shawn Everett, Island Records etiketiyle çıkan albümün yapımcıları arasında. Indie müziğin bu iki süper yapımcısı, gruba öncelikle insanların beklentilerini unutmasını söyledi. Imploding The Mirage’dan önce dört tekli yayınlandı. İlki, Flowers’ın omzundaki küçük meleğin ona duymak istemeyeceği şeyleri fısıldadığı Caution, Fleetwood Mac’in eski üyesi Lindsey Buckingham’ın gitar solosunu içeriyor. Flowers’a göre şarkı, solistin memleketi Las Vegas’ı terk etmesi konusundaki ikilemlerinden bahsediyor. Fire In Bone ile My Own Soul's Warning yayınlanan diğer tekliler. Fire In Bone’un funk'a kayan melodisi ve Flowers’ın vokalleri bir Talking Heads şarkısını andırıyor. Son tekli Dying Breed, albüme dair beklentilerimizi iyiden iyiye arttırıyor.

Albümde Depeche Mode’u, özellikle de Bruce Springsteen’in Born In The USA’ini hatırlatacak elementler var. Şarkılar 80’lerin altyapısı, hızlı gitar riffleri, klavyeler ve Flowers’ın birden yükselen vokaliyle ilerliyor. Açılış şarkısı, My Own Soul's Warning. Şarkıdaki gittikçe tizleşen synth sesi ve patlayan davulun ritmi sayesinde kendimizi bir anlığına 80'li yıllarda bir konserde buluyoruz. Blowback’te akustik gitar ve elektrogitarla oluşan country müziğin, yine synth sesleri ve yakalayıcı bir nakaratla kaliteli bir The Killers şarkısına dönüşmesini dinliyoruz. Flowers, 80’lerin tınılarını müziğine yansıtmayı çok iyi biliyor. My God'da, Flowers'a Weyes Blood’un kilise korosunu andıran vokali eşlik ediyor. My God, belki de albümün kapak tasarımına en çok uyan şarkı. İki bulutun kadın ve erkek şeklinde yere doğru süzüldüğü kapakta şarkıdaki The weight has been lifted/We finally let go sözleri adeta resmedilmiş.

Imploding For The Mirage isminin albüm için ifade ettiği anlam belirsiz. Hatta şarkıların birkaç kere döndürülerek dinlenmesi bile anlamaya yardımcı olmuyor. Fakat albümün The Killers’ın en iyi ve en büyük çalışmalarından biri olmaya aday olacağı kesin. Hot Fuss’tan bu yana 16 yıl geçti ama ekip hala kalıcı ve özgün projeler ortaya çıkarıyor. Her şarkısıyla alternatif rock sahalarında yeni ve farklı şeyleri deneyen grup, dinleyenleri de bu keşif dolu çılgın yolculuğuna sürüklemeye devam ediyor.