Yıllarca seyircilerin üzerine atlaması bir yana bırakırsak, Eddie Vedder çocukluk yıllarında bir hayli utangaçtı ve arkadaşları tarafından pek de sevilmiyordu. Yıllar sonra bir gün gazete okurken, kendisi gibi bir çocuk olan Jeremy Wade Delle'in sınıf arkadaşlarının gözleri önünde intihar ettiğini öğrendi ve kendisini çok etkileyen bu olay üzerine Jeremy'yi kaleme aldı.

Belki de grunge müziğin en bilinen şarkısı ve birçoğuna göre 1991 çıkışlı bu şarkı, grunge müziğin marşı. Cobain, ölmeden önceki pek çok röportajında bu şarkıyı The Pixies'i tahtından etmek için yazdığını açıkça dile getirdi.

Man in the Box çok önemli bir grunge şarkısı olmasının yanında video klibi de grunge müzik tarihinde kritik bir yere sahip. Grunge grupları, özellikle o yıllarda, şarkılara video klip çekmeye bir hayli karşıydı. Man in the Box'ın klibi, ilk grunge video klibi olarak bu zinciri kırmayı başardı.

Eddie Vedder ve Chris Cornell'in hala süren muhteşem arkadaşlıkları 1990'larda yapılmış bu şarkı ile temellenir desek yanlış olmaz. Chris Cornell bir çok Pearl Jam konserine konuk sanatçı olarak katıldı ve bu şarkıyı ekiple birlikte söyledi. Umarız bu iki muhteşem ses daha uzun yıllar birlikte şarkılar söylemeye devam eder.

Bu şarkının sözlerini bizzat yazan Chris Cornell diyor ki; ''Kasvetli ve karanlık sözler yazmak bana kendimi iyi hissettiriyor.". Umarız kendini iyi hissetmek için yeni bir yöntem bulmaz Cornell.

Grubun vokali ve şarkının yazarı Donita Sparks'a göre bu şarkı bir tür harekete geçiş çağrısı, hiç bir şey yapmadan duran ve karşı çıkmayan insanların aslında tam da güç sahipleri tarafından istenen şey. Şarkının hem kendisi hem de grunge müziğe katkıları, Sparks'ın söyledikleriyle birebir örtüşüyor.

Mother Love Bone için Pearl Jam'in temellerinin atıldığı grup diyebiliriz. Genç yaşında uyuşturu problemleri yüzünden hayatını kaybetmiş olsa dahi, ekibin vokali Andrew Wood'un grunge müzik tarihinin en özel seslerinden biri olduğuna şüphe yok. Andrew hayatını kaybettikten sonra, Eddie Vedder'ın da katılımıyla, grubun küllerinden Pearl Jam doğdu.

Plush, Kaliforniyada yerel polisler tarafından öldürülen ve cesedi sonradan bulunan genç bir kadının hikayesinden esinlenilerek yazıldı. Her ne kadar bir çoğu dışarıdan umursamaz görünsede grunge müziğe gönül vermiş müzisyenlerin pek çoğu toplumsal konularda duyarlı ve hassaslar.

Hole'un vokali Courtney Love 1989 yılında bir L7 konserine gitmeye karar verdi ve konserde arkadaşı Dave Grohl ile karşılatı. Aynı konsere Kurt Cobain de Grohl'la birlikte gelmişti. Dave onları tanıştırdı. Fazlaca inişli çıkışlı ve pek çok kişi için oldukça sert olan Kurt Cobain - Courtney Love ilişkisi işte tam olarak burada başladı. Bu ilişki her nasılsa grunge müziğe bile yön verebildi.

Nina Gordon ve Louise Post'un başarılı vokalleri kirli gitar tonlarıyla da birleşince karşımıza şüphesiz başarılı bir grunge grubu çıkıyor. Ekip bir çok grubun sağ çıkamadığı ve dağıldığı 90'lardan başarı ile çıktı ve hala müzik hayatına devam ediyor.

Vokal ve gitarist Gavin Rossdale önderliğinde 92 yılında Londra'da kurulan Bush, grunge müziği dünyaya açan gruplardan belki de ilki. Bush ortaya çıkana kadar grunge sadece Amerika kökenliydi. Bush sayesinde Büyük Britanya da bu akıma katıldı ve uzunca bir süre de destek verdi.

Metal müziğe çok daha yakın olan Melvins için, grunge müzik profine uygun demek pek doğru olmayabilir. Fakat 1992 çıkışlı ''Lizzy'' grungefavori müzik gruplarından biri.