Freddie Mercury piyanoda çok iyi olmadığını düşünüyordu. Bu yüzden lise yıllarından beri planladığı alamet-i farikası Bohemian Rhapsody'i konserlerde binlerce kişinin önünde çalmaktan oldukça korkuyordu. Ayrıca Bohemian Rhapsody'nin o ikonik videosunu yapmak ekibin sadece dört saatini aldı.

Tarihin gelmiş geçmiş en iyi gitaristleri arasında gösterilen Brian May'in çok az kişinin bildiği bir özelliği var; o da astrofizik dalında doktora yapmış olması. Hatta Queen müzik dünyasının zirvesindeyken May o sıralar iki tane bilimsel makale yayınladı.

Brian May şarkıyı yazdığında Freddie Mercury'nin hastalığı iyice ilerlemişti. Neredeyse yürüyemez hale gelen Mercury, ekip arkadaşlarını oldukça endişelendiriyordu. May tam artık şarkıyı kaydedemeyeceklerini düşünmeye başlamışken Mercury stüdyoya girdi ve en iyi bildiği işi yaptı. Çıktığında şarkıyı tek seferde kaydetmeyi başarmışlardı.

Grubun basçısı John Deacon müzik dünyasına atılmadan önce aslında bir elektronik mühendisiydi ve ekibin sahneden kullandığı birçok aleti kendisi yaptı. En meşhur icatlarından biri ise Deacy Amp adını verdiği elektronik gitar amfisi.

Ekip ilk başta Another One Bites The Dust'ı tekli olarak çıkarmayı düşünmüyordu. Daha sonra şarkıyı dinleyen Michael Jackson bir an önce bu şarkıyı tekli olarak çıkarmaları konusunda Freddie Mercury ile kısa bir görüşme yaptı. Bu görüşmenin sonucunda Queen kariyerinin en başarılı teklilerinden birine kavuşmuş oldu.

Brian May el yapımı gitarı Red Special'ı henüz lise yıllarındayken tasarlamaya başladı. May, enstrümanını tasarlarken 200 yıllık bir şömine ahşabını kullandı. May böylece eşsiz bir tını yakalamayı başardı. İki yıl süren el işçiliğinden sonra o meşhur Red Special bugünkü halini aldı.

Brian May, onlar sahnede çalarken seyircileri de bir şekilde olayın içine dahil etmenin yolunu arıyordu. Bu arayışın sonunda We Will Rock You'yu yazan May, şarkıyı yazarken Liverpool futbol takımının meşhur "You'll Never Walk Alone" marşından çok etkilendiğini dile getiriyor: "Binlerce kişi aynı anda bunu söyleyebiliyorsa biz neden bunu onlardan istemeyelim ki? Öylece durup bizi izleyeceklerine bizimle birlikte önemli bir rol oynayabilirler."

Queen'in akıllara kazınan ünlü logosunu Freddie Mercury bizzat kendisi tasarladı. Logoyu oluştururken ekip üyelerinin burçlarından yola çıktı. Logo, 2 aslan (Taylor, Deacon), bir yengeç (May) ve başak burcunu (Mercury) temsilen iki periden oluşuyor.

"Baskı altında çalışmaya oldukça yatkınız. Peki hiç kavga etmiyor muyuz? Ah tatlım, biz dünyadaki en cadaloz grubuz. Eğer bizimle birlikte birkaç gün geçirmek zorunda kalsaydın birbirimizin boğazına nasıl sarıldığımızı görürdün. Fakat birbirimizin her dediğini onaylayıp hiç itiraz etmeseydik bugün burada olmazdık." Freddie Mercury 1974'te verdiği röportajında baskı ile nasıl başa çıktıklarına değiniyor.

Freddie Mercury Crazy Little Thing Called Love'ı otelindeki küvetinde yazdı. Hatta gelen ilhamı kaybetmemek için küvetin yanına piyanosunu getirtti. Mercury böylece şarkıyı küvetinden çıkmadan yazmayı başardı.

Freddie Mercury bir konser sırasında mikrofonunu stanttan çıkarmak isterken kazayla stant kısmını kırdı ve mikrofon standının yarısı da mikrofon ile birlikte çıktı. Bu durum Mercury'nin oldukça hoşuna gitti ve bundan sonra konserlerine bu şekilde; yarım mikrofon standıyla çıkmaya başladı. "Yarım mikrofon" kısa sürede onun alamet-i farikalarından biri haline geldi.

“I want to ride my bicycle. / I want to ride it where I like." Bu ikonik şarkıyı yazan Mercury, belli ki bisiklete binmeyi o kadar da çok sevmiyor. Brian May'e bu şarkı sorulduğunda şöyle cevaplıyor: "Aslında bisiklete binmeye hiç de meraklı biri değil. Hatta çoğu zaman Rolls Royce'unu kullanmayı tercih ederdi ama belli ki bu şarkıyı yazarken kendisine bambaşka bir karakter oluşturmuş. Ve o kişi de canı nasıl isterse öyle bisiklete binebilir."

Brian May şarkıyı yazarken ilham aldığı kişinin eşi Anita Dobson olduğunu belirtiyor. Anita'nın sürekli "I want it all and I want it now!" demesiyle May'in kafasında şarkı çoktan oluşmaya başlıyor.

Roger Taylor'ın arka bahçesi en az Roger Taylor kadar meşhur. John Deacon'ın yazdığı Spread Your Wings'in klibi Taylor'ın arka bahçesinde çekildi.

Artık hastalığının son evrelerine gelen Mercury kamera karşısında da oldukça zayıf ve halsiz görünüyordu. 1991 yılında çekilen These Are The Days Of Our Lives klibi ise onun kamera önüne son çıkışıydı.